Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Almanya ve Hollanda’nın ‘yasak’ kararlarına sert tepki gösterdi. Canikli, söz konusu ülkelerin yaklaşımlarının kendilerini şaşırtmadığını, geçmişte de benzer olaylara tanıklık ettiklerini anlattı. Canikli, “Ve kralın çıplak olduğunu buradan bir kez daha ifade edip, haykırıyoruz. Ama sonuç değişmeyecek. Sonucu değiştiremeyecekler, istedikleri kadar uğraşsınlar” dedi.

Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, referandum sürecinde Almanya ve Hollanda’nın ‘yasakçı tutumu’nu sert bir dille eleştird. Canikli, her iki ülkenin bu yaklaşımının kendilerini şaşırtmadığını, geçmişte de benzer olaylara tanıklık ettiklerini hatırlatarak, teröre destek vermekle suçladığı Almanya ve Hollanda’nın bu tavırlarıyla da insanlık suçu işlediğini söyledi. Canikli, “Kralın çıplak olduğunu buradan bir kez daha ifade edip, haykırıyoruz. Ama sonuç değişmeyecek. Sonucu değiştiremeyecekler, istedikleri kadar uğraşsınlar” yorumunu yaptı.

ALMANYA VE HOLLANDA’YA YANIT

Bir dizi ziyaret ve temaslarda bulunmak üzere Adana’ya gelen Canikli’nin ilk durağı; Adana Valiliği oldu. Vali Mahmut Demirtaş’ı makamında ziyaret eden Nurettin Canikli, burada basına kapalı olarak bir görüşme gerçekleştirdi. Canikli, daha sonra AK Parti İl Başkanlığı’na geçerek, burada partililerle bir araya geldi, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Canikli, Almanya ve Hollanda’ya yüklendi, çarpıcı açıklamalarda bulundu.

BU TABLO BİZİ HİÇ DE ŞAŞIRTMADI

Canikli, “Almanya ve Hollanda’nın bu tutumları, esas itibariyle bizim için çok şaşırtıcı değil. Benzer sahne ve tabloları daha önce de yaşayıp gördük. Almanya, Hollanda ve bazı Avrupa ülkelerinin terör örgütlerine, Türkiye’ye yönelik saldırılarda bulunup, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bütünlüğü ve egemenliği için ciddi bir tehdit oluşturan teröre kucak açtıklarını, adeta terörü finanse edip, onlara her türlü desteği verdiklerini biliyoruz” diye konuştu.

BU BASKICI VE FAŞİZAN BİR YAKLAŞIM

Bu ve benzeri olaylara daha önce de sayısız kez şahit oldukları yorumunu yapan Canikli, “Bir kez daha Almanya ve Hollanda’nın bu konudaki samimiyetsiz yaklaşımlarını görüyoruz. Yapılan bu davranış biçimi; baskıcı ve faşizan bir yaklaşım biçimidir. En temel hak ve hürriyetlerden biri olan; ifade özgürlüğünün ortadan kaldırılmasıdır” dedi. Canikli, referandumla ilgili olarak halkın görüş ve düşüncelerini almak istediklerini söyledi.

İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNÜ ENGELLİYORLAR

Canikli, açıklamasını da şöyle sürdürdü; “En temel hak ve hürriyetimiz olan; ifade özgürlüğümüzü kullanmak istiyoruz. Ama maalesef ki, Almanya ve Hollanda gibi diğer Avrupa ülkeleri geçmişte olduğu gibi bir kez daha bu hürriyeti kullanmamızı engelleyip, ortadan kaldırmaktadır. En keskin ve sert yöntemle, bu faşizan yöntemle bir kez bunu gösteriyorlar. Bu durumu kabul etmemiz mümkün değil, tüm dünyanın bunu görmesi gerek.”

MASKELERİ BİR KEZ DAHA DÜŞTÜ!

Demokrasi ve özgürlüklerle birlikte evrensel insan hakları konusunda adeta mangalda kül bırakmayan bu ülkelerin, maskelerinin bir kez daha düştüğünü savunan Canikli, “İşin en acı tarafı; Almanya ve Hollanda’nın Türkiye’ye yönelik bu düşmanca yaklaşımları ortadayken, CHP’li yetkililerin referandumla ilgili toplantılarına, onların kendi ülkelerindeki vatandaşlarımızla buluşmalarına her türlü destek verilip, önleri açılıyor” ifadesini kullandı.

TERÖRE DESTEK VERMEK İNSALIK SUÇUDUR

Nurettin Canikli, “Bugün Almanya ve Hollanda sadece PKK terör örgütüne değil, FETÖ terör örgütüne de her türlü desteği sağlamaktadır. Esasında adeta bu iki ülke ve başka ülkeler de var. Teröre finansman sağlayan, teröre yataklık yapan ülke konumuna gelmiştir. Bu bir suçtur. İnsanlık suçudur. Teröre destek vermek insanlık suçudur. Terör örgütlerine finansal destek sağlamak insanlık suçudur. Bunları tarih kaydediyor, tüm dünya bunları görmeli” dedi.

VE BİR KEZ DAHA; ‘KRAL ÇIPLAK’ DİYORUZ

Başbakan Yardımcısı Canikli, konuşmasının devamında da; “İnsan haklarına, temel değerlere, demokratik değerlere, hukukun üstünlüğüne tamamen aykırılık teşkil eden bu uygulamaları herkesin görmesi gerek. Ve kralın çıplak olduğunu buradan bir kez daha ifade edip, haykırıyoruz. Ama sonuç değişmeyecek. Sonucu değiştiremeyecekler, istedikleri kadar uğraşsınlar” yorumunu yaptı.

‘ŞER CEPHESİ’NE BU ÜLKELER DE KATILDI

Canikli, şöyle devam etti; “Bu kampanyayla kimin terör örgütleriyle kimin yan yana olduğunu, kimin ‘hayır’ kampanyası yürüttüğünü bir kez daha görüyoruz. Terör örgütlerinin, PKK, FETÖ, onların siyasi uzantıları HDP ve CHP. Ve şimdi teröre destek veren bu ülkeler hepsi aynı safta 16 Nisan kampanyasında, halk oylamasında hayır oyu çıkması için hep birlikte çalışıyorlar. Aynı yerde ve aynı saftalar. Şer cephesine şimdi birde bu ülkeler katıldı.”

‘HAYIR OYU’ İÇİN ÇALIŞMA YAPIYORLAR

Nurettin Canikli, “Almanya ve Hollanda da açık bir şekilde onlara katılıp, taraf olmuştur. Yani sadece teröre destek ve kucak açmak değil, teröre finansman destek sağlamak değil, aynı zamanda terör örgütlerinin 16 Nisan'da hayır oyu çıkması için yaptıkları çalışmalara da destek vererek, Almanya ve Hollanda bir kez daha terör örgütleriyle aynı safta olduklarını yan yana olduklarını ortaya koymuşlardır” diye konuştu.

HERKES ÖZGÜRCE PROPAGANDASINI YAPIYOR

“Türkiye’de halk oylamasına yönelik herkes özgür bir ortamda propagandasını yapıyor” diyen Canikli, açıklamasını da şöyle sürdürdü; “Evet’i de, ‘Hayır’ı da savunanlar, açıkça propagandasını yapıp, özgürce çalışmalarını yürütüyor. Hiç bir engel yok. Hiç bir kısıtlama söz konusu değil. Özgür bir ortamda. Esas kısıtlamayı getirip de baskı uygulayanlar; bizleri, Cumhurbaşkanımızı bu tür haksız tehdit ve töhmetlerle karşı karşıya bırakan bu ülkeler.”

ASIL DİKTATÖR VE FAŞİZAN YAKLAŞIM BU

Canikli, “Eğer bir diktatörlük, faşizan bir yaklaşım arıyorlarsa; bizim kampanyalarımıza kısıtlama konulmasıdır. Esas faşizan yaklaşım, diktatörce yaklaşım budur. İki ülkeyi karşılaştırdığınız zaman aradaki farkı görürsünüz. Türkiye'de özgürce herkes istediği gibi düşünüyor, istediği gibi konuşup istediğini söylüyor. Her özgür ortamda ve her yerde. Türkiye’de herhangi bir kısıtlayıcı ve yasaklayıcı bir yaklaşım söz konusu değil” dedi.

DİKTATÖRLÜKTEN BAHSEDİLEBİLİR Mİ?

Canikli, “Bu kadar özgür bir ortam var. İçindeyiz hepimiz, hep birlikteyiz. Evet ve hayır kampanyası içinde geçerli bu. Böylesi bir ülkede diktatörlükten bahsedilebilir mi Allah aşkına. Ama siz, ifade hürriyeti çerçevesinde toplantı yapmak isteyen bakanlarımıza ve 16 Nisan’da referandumda ‘Evet’ tarafında vatandaşlarımızı bilgilendirme ve aydınlatma noktasında çalışma yapan arkadaşlarımıza bu kapıları kapatacaksınız. İfade özgürlüğünü tamamen elinden alacaksınız ve bu ülkeler özgür ülkeler olacak. Bu ülkeler demokrasi standardı yüksek  ülkeler olacak. Ve bu yalanı yutturmaya çalışacaklar. Bakın kimse buna inanmıyor. Her şey ortada çok net” diye konuştu.

TÜRKİYE HİÇ OLMADIĞI KADAR ÖZGÜR

Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, “Bütün parametreler ortada. Türkiye, hiç olmadığı kadar özgür bir ülke. Her siyasi düşünce için. Ama Almanya ve Hollanda en temel haklarda dahi çok kolaylıkla sınırlama getireni, insanların düşüncelerini boğan, insanların sesini kesen bir yaklaşım ve politika içerisindedir. Bir yönüyle bunun deşifre olması bir kez daha gerçek yüzlerinin ortaya çıkması, bütün dünyanın bunları görmesi açısından belki olumlu olmuştur. Tabi üzüntü verici bir hadisedir. Hiç birimizi böyle bir şeyin olmasını arzu etmeyiz” dedi.