Alçaklardan o gece talimat: Gerekirse Tankla ateş edin!
Alçaklardan o gece talimat: Gerekirse Tankla ateş edin!
Darbe girişimi sırasında Sabiha Gökçen Havalimanı'nı işgal etme girişiminde bulundukları gerekçesi ile 62 asker hakkında 3'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davanın üçüncü duruşmasına, tutuklu sanıkların sorgularıyla devam edildi.
Sorgusu yapılan tutuklu sanık Uzman Erbaş İbrahim Türkekul, terör saldırısı gerekçesiyle Sabiha Gökçen'e götürüldüklerini belirterek, "Terör saldırısı var diye vatan sevgimizi kullanarak bizi dışarı çıkarmışlardır. Terör saldırısı var dendiğinde hiçbir asker gelmiyorum diyemez. Bize emri verenler mi suçlu, biz mi suçluyuz" dedi.
Tutuklu sanık Uzman Erbaş Adil Aldemir ise, "Biz darbe için çıkmış olsaydık, 55 tonluk tankım, MG3'üm var, hiçbir şekilde polis yoktu, beni orada kimse durduramazdı" dedi.
Tutuklu sanık Kadir Uyar da, "Öndeki tanklar bariyerleri eziyordu. Arıyorum, sağa sola bakıyorum, bölük komutanını bulamıyorum. Telefonla aradım, Fenerbahçe orduevine gitmiş. Meğerse 20 askerle bizi ateşe atmışlar. Darbe oluyor, ben komutanı bulamıyorum" dedi.
'20 ASKERLE BİZİ ATEŞE ATMIŞLAR'
İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Silivri Cezaevi yerleşkesinde yaptığı duruşmaya, 1'i yüzbaşı, 3'ü üstsubay, 4'ü astsubay ve 20'si uzman çavuş ve uzman erbaştan oluşan 28 tutuklu sanığın tamamı katılırken, erlerden oluşan 34 tutuksuz sanıktan 7'si katıldı.
Duruşma tutuklu sanıkların sorgusu ile başladı. 16 yıllık askeri personel olduğunu söyleyen tutuklu Uzman Çavuş Kadir Uyar sorgusunda, terör saldırısı nedeniyle Sabiha Gökçen'e gittiklerini, darbe girişimini orada toplanan halktan öğrendiğini belirterek, "Orada öndeki tanklar bariyerleri eziyordu. Arıyorum, sağa sola bakıyorum, bölük komutanını bulamıyorum. Telefonla aradım, Fenerbahçe orduevine gitmiş. Meğerse 20 askerle bizi ateşe atmışlar. Darbe oluyor, ben komutanı bulamıyorum. Telefonda bulduğumda da bana, 'başının çaresine bak' dedi. Araçlarda uçaksavar, MG3, HK33 mühimmatlarımız var. Psikolojisi bozuk askerler var. Biri kendine sıksa, onların sorumluluğu var. Halktan öğrendim darbe olduğunu. Üzerimdeki elbiseyi çıkardım Türk bayrağını sardım kendime. Polisi bekledik, gelince de teslim olduk" dedi.
'GÖMLEĞİMİ ÇIKARDIM HALKIN VERDİĞİ TİŞÖRTÜ GİYDİM'
Sorgusunda, terör saldırısı gerekçesiyle Sabiha Gökçen Havalimanı'na gittiklerini söyleyen tutuklu sanık Uzman Erbaş İbrahim Türkekul, "Halk birikmişti, silah sesleri geldi. Toplanan kalabalığın terör yandaşları olduğunu düşündüm, kendi inisiyatifimle havaya iki el sıktım. Sonra kabalalıkta Türk bayrakları gördüm, terör yandaşlarının elinde Türk bayrağı olamayacağını düşünerek silahı boşalttım. Bu sırada halktan darbe olayını öğrendim. Bunun öğrenince de silahı bıraktık. Halka zarar vermemek için de aracımızı istop ettik. Halk, 'darbe karşıtı ise çıkar elbiseni' dedi. Gömleğimi ve atletimi çıkararak onların verdiği tişörtü giydim. Halka, polisin gelmesini istediğimi, darbeyle alakamızın olmadığını söyledim. Polislerin gelmesiyle birlikte teslim olduk" dedi.
'BİZE EMRİ VERENLER Mİ SUÇLU BİZ Mİ SUÇLUYUZ'
"Biz bu mesleğe girerken terörle mücadele için girdik" diyen Türkekul, "Terör saldırısı var diye vatan sevgimizi kullanarak bizi dışarı çıkarmışlardır. Terör saldırısı var dendiğinde hiçbir asker gelmiyorum diyemez. Bize emri verenler mi suçlu, biz mi suçluyuz" dedi.
'ATEŞ EDİN, GEREKİRSE TANK TOPUYLA ATEŞ EDİN, ÇILDIRMIŞ BİR VAZİYETTTE BAĞIRIYORDU ŞAKİR ÇINAR'
Dört yıllık askeri personel olduğunu söyleyen tutuklu sanık Uzman Erbaş Adil Aldemir, "Tank nişancısıyım. Terör saldırısı gerekçesiyle havaalanına gittiğimizde halkla karşılaştık. Tanka çıktılar, havaya ateş açıldı. Uğur Can Bekhan, size ateş emrini kim verdi dedi. O sırada Şakir Cınar telsizden, 'halkı yaklaştırmayın ateş edin, gerekirse tank topuyla ateş edin' diye emir verdi. Çıldırmış bir vaziyette bağırıyordu Şakir Çınar. Bir şeyler olduğunun farkına vardım, tankın akımını kapattım, kalabalık artınca da tankı istop ettik. Bizler suçsuzuz. Tank teğmen H. D. halen dışarıdadır. Ben 6 aydır ailemden ayrıyım. Bunlar sebep olan kişiler. Bunlar bize sebep oldular, onlar da emir almışlardı. Beni görevlendiren kişi şu anda El Bab'da çatışıyor. Bir arkadaşım da gazi oldu. Ama ben buradayım ve terörist olarak yargılanıyorum. Biz darbe için çıkmış olsaydık, 55 tonluk tankım, MG3'üm var, hiçbir şekilde polis yoktu, beni orada kimse durduramazdı" dedi.
Terör saldırısı gerekçesiyle Sabiha Gökçen'e götürüldüklerini belirten tutuklu sanık Uzman Erbaş Adem Erken, karakola götürüldüklerinde kalkışmanın FETÖ tarafından yapıldığını öğrendiğini savunarak, "Sabiha Gökçen'deki o insanlar bizim sayemizde hala hayattalar. Biz hain olsaydık çok şey yapardık. Kimseye silah sıkmadım, elimde dahi silah yoktu. Şakir Yarbay'ın hain olabileceğini kesinlikle düşünmedik, altında hiçbir şey aramadık" dedi.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Maltepe Nurettin Baransel Kışlaşı 2. Zırhlı Tugayı'nda görevli bir yüzbaşı, 7 subay ve 20 uzman çavuş ile 34 er hakkında 15 Temmuz gecesi devlet büyüklerinin kullanma ihtimaline karşı Sabiha Gökçen Havalimanı'nı işgale gittikleri belirtiliyor.
Rütbeli 28 askerin tutuklu, 34 erin tutuksuz yargılandığı iddianamede sanıkların tümü için 4 ayrı suçtan ceza isteniyor. Tüm sanıkların, "Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs", "Hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs", "Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni ortadan kaldırmaya teşebbüs" üç kez ağırlaştırılmış müebbet ve "Silahlı terör örgütüne üye oylak", "Üye olmamakla birlikte silahlı terör örgütüne yardım etmek" suçlarından 5 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanıyor.
KAYNAK:
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.