Türkiye’deki mevcut yapının kendi başına kriz ürettiğini belirten Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Necati Okay, “Çift başlı sistemin önlenebilmesi için Başkanlık Sistemi ülkemiz için şarttır. Biz kişi başına düşen geliri 25 bin seviyesine çıkarmak istiyorsak, 2023, 2053 ve 2071 hedeflerine varacaksak, Başkanlık sistemi ile bu hedeflerimizi gerçekleştirebiliriz” dedi.

Son zamanlarda Türkiye’de en çok konuşulan konular arasında yer alan Başkanlık sistemi ve yeni anayasa ile ilgili Diriliş Haber Gazetesi Kahramanmaraş’taki Belediye Başkanları, Parti Başkanları ve işadamlarının görüşlerine yer verdi. Türkiye’nin hızlı karar almaya ihtiyacı olduğunu belirten Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Necati Okay, Bu ihtiyacın başkanlık sistemi ile gerçekleştirileceğini kaydetti. Okay Dulkadiroğlu İlçesi’nin  en yüksek sesle ‘Evet’ diyeceğini vurguladı. 2016 ekonomisinin nasıl geçtiğini, Başkanlık Sistemi ve Anayasa değişikliğini, Başkanlık Sistemine Dulkadiroğlu halkının ne dediğini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2023, 2053, 2071 hedeflerini ortaya koymasından sonra dünya devletlerinin Türkiye’ye bakışını ve 15 Temmuz gecesinden günümüze kadar geldiğimizde; Türk toplumundaki duyarlılık, hassasiyet ve birlik beraberlik konusunda anlattı. İşte Başkan Okay ile gerçekleştirdiğimiz röportaj:

2016 ekonomisi nasıl geçti?

2016 Ekonomisi, bunca badireye rağmen gerek Ekonomik, gerekse siyasi yönde çok büyük bir başarı ile atlattı. Türkiye’nin başına gelen bu üzücü olaylar başka bir ülkenin başına gelemez. Türkiye bütün noktaları ile tehdit ve saldırı altında, ancak Cumhurbaşkanımızın Liderliği ve feraseti sayesinde sıkıntılı bir yılı geride bıraktık. 2017’nin daha iyi olacağına inanıyorum. Gerek FETÖ, gerek Suriye’nin durumu, gerekse de siyasi olaylarla dolu bir yıl geçirdik. İçinde bulunduğumuz yılın geçtiğimiz yıla göre daha iyi geçeceği kanaatindeyim. Varlık fonu birçok gelişmiş ülkede bulunan bir yatırımdı. Biz reel ekonomide kaynaklarımızı değerlendirmemiz söz konusu, hem ekonomik hem siyasi, hem de terörle mücadele açısından çok büyük tazyik söz konusuydu. Ve Ülkemiz yapılan taarruzları başarı ile geçiştirdi. 2016 yılında o kadar üzücü olay yaşasak ta yine de ekonomi anlamında iyi bir yıl geçirdik.

Başkanlık Sistemi ve Anayasa değişikliği Türkiye için gerekli mi?

Ülkemiz belirli bir seviyeye geldi. Mevcut durumumuzda ekonomik olarak 10 bin dolar seviyesindeyiz. Bu rakamlarda tutunmayı değil 10 bini 20 bine çıkaracağız. Biz bulunduğumuz konumu korumak ve 20 bin hedefine yükselmek istiyoruz. Cumhurbaşkanı ile Başbakanın problemsiz bir şekilde süreci yürüttüğü bir tane örnek veremezsiniz, muhakkak sıkıntılar yaşanmıştır. Dolayısıyla bu sistemde problem var. Belirli bir süre 2007’deki referanduma kadar yürütüldü. 2007 Referandumunda Cumhurbaşkanının halk seçilmesi kararı alındıktan sonra, 2014 yılında da Cumhurbaşkanını halk seçince iki farklı güç ortaya çıktı. Bu iki güç aynı siyasi ideolojiye sahip olsalar dahi, aralarında problemler yaşanıyordu. Hızlı karar almaya ihtiyacımız var, hızlı karar alma süreci Cumhurbaşkanlığı süreci de diyebiliriz.
Mevcut yapı kendi başına bir kriz üretiyor. Çift başlı sistemin önlenebilmesi için Başkanlık Sistemi Ülkemiz için şarttır. Biz kişi başına düşen geliri 25 bin seviyesine çıkarmak istiyorsak, 2023, 2053, 2071 hedeflerine varacaksak Başkanlık sistemi ile bu hedeflerimizi gerçekleştirebiliriz.

Recep Tayyip Erdoğan sonrası süreci halkımız merak ediyor. Kamuoyundaki spekülasyonlarla halkımızı yıldırmaya ve yanlış yönlendirmeye çalışıyorlar. Başkanlık Sistemi ile birlikte Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dan sonraki süreçte garanti altına alınmış olacaktır. Cumhurbaşkanımız inisiyatif kullanarak kendisinin denetlenmesine izin veriyor. Başkanlık Sisteminde, Cumhurbaşkanı üzerindeki denetim yetkilerini artırılması söz konusu olacak. Cumhurbaşkanımız belirli yetkilerinden vazgeçiyor. Bunları halkımıza anlatmak lazım, muhalefet partileri bu olayları halkımıza yanlış anlatıyor. Kuvvetler ayrılığı net bir şekilde belirlenmiş oluyor. Şu andaki Cumhurbaşkanı Başkanlık Sisteminden sonra gelecek olan Başkanın yetkilerinden daha fazla yetkiye sahip.

Başkanlık Sistemi ile birlikte karşılıklı bir denetim mekanizması söz konusu olacak. Cumhurbaşkanlığı mekanizması ile Meclis sadece kanun ile uğraşacak. Başkan hükümetinden sorumlu dışarıdan da bakan atayabilecek ve 5 yıllık yürütmesini yapacak daha sonra da halkın karşısına tekrar gelecek. Eğer halk yapılan hizmetleri beğendiyse oyunu verecek ve görevine devam edecek. Ancak halk yapılan hizmetleri beğenmez ise artık sen bu işi yapamazsın diyecektir. Bu sistemin neresinde diktatörlük var? Neresinde farklı algı yöntemleri var? Mevcut Cumhurbaşkanlığı sistemi 2023 hedeflerine daha hızlı varmak ve her türlü yolda verimliliği artırmak için yapılan bir sistemdir. Referandum sürecinde de vatandaşlarımıza bunu iyi anlatacağız. İyi bir evet neticesi ile sonuçlanacak ve Cumhurbaşkanlığı sistemi ile birlikte 2019 da yönetilmeye devam edecek.

Başkanlık Sistemine Dulkadiroğlu halkı ne diyor?

Dulkadiroğlu ilçesi Cumhurbaşkanımıza en çok desteği veren ilçedir. Büyük bir oranda halkımızın Evet diyeceğini düşünüyorum. Bu sistemin neler getireceğini halkımız ile paylaşıp tekrar tekrar söyleyeceğiz ve çalışacağız. Kahramanmaraş’taki en yüksek Evet oyu Dulkadiroğlu ilçesinden çıkacağını düşünüyoruz. Buna rağmen gece gündüz çalışacağız. Bunu vatandaşlarımıza hemşerilerimize anlatacağız. En yüksek sesle Dulkadiroğlu Evet diyecek.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2023, 2053, 2071 hedeflerini ortaya koymasından sonra sizin dünyaya bakışınız, dünya devletlerinin de Türkiye’ye bakışı konusunda ne düşünüyorsunuz?

Dünya da alışılagelmiş bir yönetim şekli vardı. Bu yönetim şekli AK Parti ve Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte değişti. Bu bölgelerde rol alan, ülkeden rol belirleyen ülke konumuna geldik. Tabi bu durumdan diğer batı Ülkeleri rahatsız oldu. Yönetim algısı değişti. İçine kapanık sadece iç işleri ile uğraşan dışarıdaki gündem ile pek meşgul olmayan bir yapı yok artık. Artık ülke menfaatleri neyi gerektiriyorsa hükümetimiz bunun peşinde.

Bizim ürettiğimiz politikalar diğer devletleri rahatsız edebilir. Etsin... Artık eski Türkiye yok, Yeni ve güçlü bir Türkiye ile yolumuza devam ediyoruz. AK Parti ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte dimdik ayakta duruyoruz ve politikalarımızda kararlıyız. Türkiye bir saldırı altına girdi. Bunun sebebi ise Türkiye’de ki hükümetin iyi işler yapmasını ve yeni üretici bir siyasi politikayı engellemek için bu saldırılar oluyor. Bu saldırılar Gezi Parkı olayları, PKK’nın yaptığı eylemler, DEAŞ’ın yaptığı eylemler ile gün yüzüne çıktı. Ve bunların hepsini biz bertaraf ettik, AK Parti siyaseti kararlıdır. Biz bu ülkenin menfaatini gerektiren politikaları sonuna kadar devam ettireceğiz. Artık bizde teyakkuz eden bize saldırı yapan güç odakları, bizle müzakere etmeye başladılar. Bizim de çıkarlarımız ve bir Osmanlı geçmişimiz var. Bütün dünyadaki İslam Milletinin gözü Recep Tayyip Erdoğan’da biz bunu görmezden gelemeyiz. Bu durum kimi rahatsız ederse etsin, kararlı bir şekilde devam edeceğiz.

15 Temmuz gecesinden günümüze kadar geldiğimizde; Türk toplumundaki duyarlılık, hassasiyet ve birlik beraberlik konusunda ne düşünüyorsunuz, bunun Kahramanmaraş’a yansımaları nasıl oldu?

15 Temmuz Darbe Girişimini Allah’ın bu hainleri yanıltması olarak görüyorum. Bu şerden hayır çıktı, bu işin vahametini daha tam olarak anlayamayan insanlar var. Bunun neticesinde de bu terör örgütünün uzantılarının devletin içerisindeki varlığının temizlenmesi için bir sebep oldu. Ama suçüstü yakalandılar. Allah onları şaşırttı. Neticesinde devlet net bir şekilde bu terör örgütü mensuplarında temizleniyor. Türkiye daha da silkinmiş bir vaziyette daha güçlü bir devlet yapısı, her şeyin farkında devlet teşkilatı ile FETÖ uzantılarını kamudan kamuoyundan temizlenmesi ve bir daha gündeme gelmemesi için büyük bir uğraş veriliyor. Kahramanmaraş’ımızda da bu uğraşlar yoğun bir şekilde sürdürülüyor. Bunun neticesinde de Devlet güçlü dinamik ve karar alabilir bir devlet şekli vardır. Terörle mücadelede 5 veya 6 ayda yeni sistemler geliştirildi. Yoğun, net bir şekilde mücadele etmekte ve sonuç alınmakta. Suriye’deki hareketimizde olumlu sonuçlar alarak devam ediyoruz. Suriye ye girmemizle birlikte, Ülke olarak dünya konumunda önemli bir yere geldik.