NASIL BİR 2018 YILI GEÇİRDİĞİMİZİ DEĞERLENDİREBİLİR MİSİNİZ?

2018 yılı üç nedenden dolayı büyümemizin yavaşladığı bir yıl oldu. Birincisi Son 40 yılda 35 kat büyüyen ve 800 milyon vatandaşını yoksulluktan kurtaran Çin ile bu dönemde sadece 3 kat büyüyebilen ABD’nin küresel güç savaşı ticaret savaşlarına sahne oldu ve biz de tüm Dünya ülkeleri gibi bundan nasibimizi aldık. İkincisi Ağustos ayında uğradığımız malum kur saldırısı. Üçüncüsü ise tüm Dünya da ve en çok da bizim gibi gelişmekte olan ülkelerde yükselen faiz oranları ve bunun sonucunda düşen tüketici talepleri. Bütün bunlar büyümemizi yavaşlattı ve işsizlik oranı yükseldi.

2019 YILI EKONOMİSİNE İLİŞKİN ÖNGÖRÜNÜZ NASIL? BEKLENTİLERİNİZ NELERDİR?

2019 yılı özellikle ilk yarısı için dikkatli olunması gereken bir yıl. Yerel seçimlerden sonra Türkiye, 4 küsür yıl seçim konuşmayacak bir döneme girecek ve umarım ki daha güçlü yapısal reformlarla 2019 un en azından ikinci yarısını daha güçlü ve daha çözümlere odaklanmış olarak geçirecektir. YEP sayesinde ekonomi de bir dengelenme sürecine girdik. Özellikle 2019 ikinci yarısı için temkinli bir iyimserlik hali oluştu. Enflasyon ve faizle mücadele her zamankinden daha fazla önem arz etmektedir.

ŞEHİR EKONOMİSİ ÖNEMLİ MİDİR? DAHA GÜÇLÜ ŞEHİR EKONOMİSİ İÇİN NELER YAPILMALI?

Şehrin ekonomisi elbette çok önemli. KASİAD üyeleri çoğunlukla sanayi ve tarım alanındalar. Fakat şehrin ekonomisinde hizmetler sektörü de bir o kadar önemli. Acilen fuar ve kongre merkezi yapmamız gerekiyor.12 şubat Belediyemizin başarılı bir çalışma sonucu şehrimize kazandırdığı çok önemli Expo 2023 fuarını göz önüne alarak yatak kapasitesini artırmalıyız. Yılan hikayesine dönen hava, kara ve demiryolu altyapımızı tamamlamalıyız.2019 yılı Göbeklitepe yılı ilan edildi ve bize sadece 200 km mesafede, buraya gelecek turistlerin rotasına Germenica antik kentini dahil edebilmeliyiz. İnanç ve kültür turizminde bölgenin önemli destinasyonlarından bir tanesi oimaya adayız. Özellikle kış turizmi için 7 kuyular çok önemli, sağlam bir proje ile yapılacak tesisler sonucunda ülkemizin her köşesinden turist çekebiliriz. Sağlık turizminde zengin şifalı sularımıza rağmen potansiyeli tam olarak ortaya çıkaramadık. En önemlisi hayati kararlar için akil insan grubu oluşturulmalıdır. Bunun merkezide Büyükşehir Belediyesi olmalıdır. Şehrin kaderini değiştirecek önemli kararlar, şehri tanıyan, saygın bir heyet tarafından Büyükşehir Belediye Başkanı öncülüğünde alınmalıdır.

ŞEHRİN LOKOMOTİFİ OLARAK BİLİNEN TEKSTİL SEKTÖRÜ AĞUSTOS KRİZİNDEN ETKİLENDİ Mİ?

Biliyorsunuz bu şehrin ekonomisi önemli ölçüde tekstil sektörüne bağlı. Ağustos krizinden sektör olumsuz etkilendi çünkü yatırım kredi borçları döviz cinsindendi. Ayrıca Tl alacaklar kur karşısında eridi. Kurlar ihracat için avantajlı gibi görünse de sonuçta bilançolarda tahribata yol açtı. Faizlerin yükselmesi üretim maliyetlerinin artmasına yol açtı.Bütün bu olan bitene rağmen yinede sektör krizden en az etkilenen sektör olmuştur. KASİAD üyeleri yeni pazarlar bulup ihracatını artırarak bu krizden güçlenerek çıkacak kabiliyete sahiptir. Her zaman vurguluyorum, İmalat sanayini merkeze almamız almamız gerekiyor.Bunun ne kadar önemli olduğu ancak krizlerde anlaşılıyor. Diğer zamanlarda ekonomi yönetimi maalesef bunu ihmal ediyor. Biz bunu başarmış durumdayız. Kahramanmaraş gibi ihracat yapan, ülkesine döviz kazandıran şehirlerin kıymeti sadece böyle zamanlarda anlaşılıyor.

PARTİ GÖZETMEKSİZİN KASİAD OLARAK SİYASİLERDEN BEKLENTİLERİNİZ NELERDİR?

STK lar tüm partilere eşit yaklaştığı gibi siyasilerinden de STK lara eşit yaklaşması gerekir. İşin içerisine ideolojiler, cemaatlar girdiğinde ne olduğunu acı bir şekilde tecrübe ettik. KASİAD kuruluşundan beri buna dikkat etmiştir. Söz konusu Kahramanmaraş ise her şeyi bir tarafa bırakmak gerekir. Sivili, siyasisi ve bürokratı ile ekonomi, spor, sanat ve kültürel alanlarda güçlü bir Kahramanmaraş için birlik olabilmeliyiz. Amacımız, çocuklarımıza her yönden güçlü yaşanabilir bir şehri miras bırakmak olmalı. Kahramanmaraş’ın doğal zenginliğine ve iklimine baktığımda hak ettiği kadar iyi yönetilmediğini düşünüyorum. Bunun sebebi şimdiye kadar yerel siyasetteki kısır çekişmeler, bürokrasinin rehaveti ve iş dünyasının ekonomi haricinde sorumluluk almaktan kaçınmasıdır. İş dünyası kendi içerisinde, siyasiler kendi içerisinde bir ve beraber olmalı ki bir araya gelip şehrin kaderini değiştirecek büyük projelere imza atsınlar. Bu beraberlikten olsa olsa bürokrasinin daha fazla çalıştığı bir sonuç ortaya çıkar. Bireysel olarak başarılar var fakat kollektif hareket edemediğimiz için büyük projelere imza atamıyoruz.